Last Updated on 5 April 2023 by TT
Selanik Gezilecek Yerler Listesi
Selanik’te Gezilecek Yerler; Yunanistan’ın ikinci büyük şehri olan Selanik aynı zamanda Orta Makedonya Bölgesi’nin başkentidir. Binlerce yıllık tarihi boyunca Selanik, Klasik Dönem, Helenik Dönem, Bizans, Roma ve Osmanlı dönemleri ve kültürlerine ait biriktirdiği bir çoğu sağlam kalmış tarihi yapılarıyla bir çok gezilecek tarihi yere sahiptir. Elbette bunların içinde bizim için bugün bir müze olan Atatürk’ün doğduğu evin de çok özel bir yeri var. Selanik Yunanistan’da festivalleri, hareketli sosyo-kültürel hayatı ve renkli gece hayatı ile tanınan bir şehirdir. Tarihe, arkeolojiye ve dünya dinlerine meraklı iseniz Selanik’te ilginizi çekecek bir çok ilginç eser görebilirsiniz. Aşağıdaki “Selanik gezilecek yerler” listesi ile size gezinizin puçlarını veriyoruz;
Aşağıdaki yerler önem ve tavsiye sırasına göre sıralanmıştır.
1- Atatürk’ün Doğduğu Ev
Pazartesi dışında hergün 10:00-17:00 arası açıktır.
Bize soracak olursanız Selanik’te gezilecek yerler arasında en özel yer burası. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk’ümüzün 1881 yılında doğduğu bu ev Selanik’in merkeze yakın bir konumunda, Apostolou Pavlou Caddesi üstünde bulunuyor. Evin yeri Atatürk’ün doğduğu dönemde “Koca Kasım Paşa Mahallesi / Islahhane Caddesi” olarak geçiyordu. 1935 yılında Selanik şehir meclisi bu yapıyı daha sonra bir müzeye çevirecek olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne hediye etmişti. Akabinde bina elden geçirilerek Atatürk’ün hayatına ve kazanımlarına adanmış bir müze olarak açılmıştır. Güncel ziyaret bilgilerini Selanik Konsolosluğu‘muzdan edinebilirsiniz.
1870 yılında Rodoslu Hacı Mehmed tarafından inşaa edilen evi Atatürk’ün babası Ali Rıza Efendi daha sonraki sahibi olan Abdullah Ağa’dan kiralamıştır. Atatürk evin ikinci katında sol taraftaki ocaklı odada doğmuştu. 1888’de babasının vefatı üzerine evin giderleri ağır gelince aile bitişikteki daha küçük bir eve taşınmıştır. 3 katlı evin genişçe bir avlusu vardır. Uzun süren restorasyonlardan ve bina orjinal renklerine boyandıktan sonra bugünkü hali ile 1981’de açılmıştır. Yakın zamanlardaki 3 yıl süren ikinci bir restorasyondan sonra 2013’te bir kez daha açılış yapılmıştır.
Evin içindeki mobilyalar ile objelerin çoğu orjinal iken kayıp olanların yerine Anıtkabir’den ve Topkapı Sarayı’ndan getirtilen objeler konulmuştur. Evin iç duvarlarını süsleyen bazı resimlerde Atatürk’ün hayatından önemli dönemler anlatılmaktadır.
Türk vatandaşları için çok özel manevi bir anlamı olan Atatürk’ün Evi, Selanik’e gelen Türklerin çoğu tarafından ziyaret edilmektedir. 2014 yılındaki ziyaretçi sayısı 120.000’i geçmiştir. Atatürk Müzesi’nin bulunduğu ev aynı zamanda T.C. Başkonsolosluğu işlevi gördüğü için içeriye kapıdan alınan izinle girilmektedir. “Selanik gezilecek yerler listesi”nin en başındaki Atatürk’ün Evi’ni gezmeden dönmemeniz tavsiye edilir.
TC Kültür Bakanlığı Sitesi’nden ev ile ilgili daha detaylı bilgi için tıklayın.
2- Beyaz Kule (White Tower)
Daire biçimli bir kule olan Beyaz Kule Selanik’in bir numaralı simgesidir. Yunanlar kuleye “Beyaz Kule” anlamına gelen “Lefkos Pirgos” derler. Kulenin bulunduğu yerde 12. YY’da Bizanslılar tarafından savunma
amaçlı yapılmış bir kale vardı. Bugünkü kule ise 1430’da Sultan II. Murat tarafından, şehrin savunulması amacıyla eski kulenin olduğu yere tekrardan inşaa edilmiş bir kuledir. Selanik’te bu kule ile ilgili anlatılan bir çok hikaye vardır. Osmanlı döneminde kule hapishane olarak kullanılmış ve anlatılanlara göre içinde infazlar ve işkenceler yapılmıştır. Bu sebepten dolayı yerel halk kuleye “Kanlı Kule” ya da “Kızıl Kule” adını vermişti. Selanik şehri Osmanlı’dan Yunanistan’a geçtiğinde kulenin eski kötü şöhretini unutmak amacı ile kule beyaza boyanmış ve ismi “Beyaz Kule” olarak değişmişti. Bugün kulenin renginin niçin beyaz olmadığını soracak olursanız bunun sebebi yüz sene önce boyanan binanın boyaların dökülmüş olmasıdır. Günümüzde kulenin içinde Selanik’in farklı dönemlerindeki günlük yaşamı anlatan bir müze vardır. Güncel ziyaret bilgileri
3- Korniş (Leoforos Nikis)
Siz de İzmir ile Selanik’in sık sık birbirine benzeyen iki şehir olduğunu duymuşsunuzdur. Bu görüşe sahip olanların ilk sebebi Selanik’in de İzmir’in kornişine benzeyen bir sahil bandı olması. İzmir’in çok daha şık, estetik ve deniz dolgusuyla denizden uzaklaşmamış olan eski kornişini kıyas alırsak bu benzetme doğrudur.
Selanik merkezindeki sahil bandını oluşturan korniş, Beyaz Kule’den başlayıp Aristoteles Meydanı’na dek uzanan şehrin en canlı ve sevilen bölgesidir. Gece geç saatlere dek kafe ve barların açık olduğu korniş Termaikos Körfezine bakıyor. Havanın açık olduğu zamanlarda körfezin karşı kıyısındaki “Tanrıların Dağı Olimpos” gözle görünebiliyor. Eğer sisli puslu bir günde iseniz bu sefer de kornişte Theo Angelopoulos‘un film sahnelerini yaşayabilirsiniz. Sinema ile ilgiliyseniz Korniş’in sonundaki Antrepo (Pier 1) binasında, Selanik Uluslararası Film Festivali’ne adanmış olan Sinema Müzesi ile Fotoğraf Müzesi’ni de gezmeyi unutmayın.
4- Galerius Zafer Takı (Arch of Galerius)
“Kamara” olarak da bilinen Rotunda’nın yakınındaki bu tak, Rotunda’dan ayrı ve uzak dursa da 4. YY’da Rotunda’nın bir parçası olarak aynı dönemde birlikte inşaa edilmiştir. Bu iki yapı bir yol ile bugün çok az kalıntısı bulunan yakınlardaki saraya bağlanıyordu.
Galerius Takı belki de Selanik’teki en ilginç Roma yapısı olup turistler açısından da Beyaz Kule ile birlikte en çok görülmek istenen tarihi eserdir. Bu tak bir zafer anıtı olarak Roma İmparatoru Galerius tarafından 298 yılında Sasanilere (Persler) karşı kazandığı zaferin anısına ve Sasaniler’in başkentleri Tizpon‘un alınmasını kutlamak için inşaa edilmiştir. Roma dönemi anıtsal mimarisinin mükemmel bir örneği olarak binanın sütunları mükemmel denebilecek mermer frezlerle süslenmiştir. Bu frezler bugün hala sağlamdır ve anlatılmak istenenler açıkça seçilebilir. Kabartmalar Roma’nın zaferini tasvir ederken anlatılanların merkezinde imparator ve ailesi tasvir edilmiştir. Örneğin İmparator Galerius at üstünde düşmana saldırıken görülebilir. İmparatorun hemen üstünde bir kartal pençeleri ile zafer çelenki getirmektedir. Pers askerleri doğuya özgü yerel kıyafetler içinde ve gözle farkedilir biçimde küçük boyutlu tasvir edilmiştir. İmparatorun figürü dominant biçimdedir ve tasvirlerin çoğu savaşı ve zaferi anlatır. Kuzey sütununda fil ve deve figürleri savaşın olduğu coğrafyaya işaret eder ve anlatıma egzotik bir hava katar. Ayrıca mağlub olan düşmanı affetmesi ile imparator Galerius’un merhametli tarafını anlatır.
5- Rotunda
“Selanik gezilecek yerler listesi”ndeki en eski yapı Rotunda’dır. Silindirik biçimli bu büyük yapı bir Roma tapınağı olarak inşaa edilmiş, ardından sırsı ile kilise ve cami olarak kullanılmıştır. Bu güçlü yapı, 6 metre kalınlığındaki kalın duvarları sayesinde Selanik’teki depremlerde yıkılmadan bugüne kadar kalabilmiştir. “Rotunda” kelimesi “daire” anlamına gelir. Yapı 306 yılında, dönemin
Roma imparatoru Galerius‘un isteği üzerine yakındaki büyük saray kompleksinin bir parçası olarak inşaa edilmiştir. Galerius’un mozolesi veya bir çeşit tapınak olarak inşaa edildiği düşünülmektedir. Yapı Romalılardan sonraki 1200 yıl boyunca (Selanik şehri Osmanlıların eline geçinceye dek) kilise olarak kullanılmıştır. 1590 yılında Aya Yorgi adındaki bu kilise yanına bugünde ayakta duran bir minare eklenerek Osmanlılar tarafından camiye çevrilmiştir. Buna rağmen çok şükür ki Osmanlılar içerideki değerli mozaikleri tahrip etmemiş, sadece üzerini boyayarak kapatmışlardır. Bu sayede içeriye girince bu mozaikleri görebiliyoruz. Rotunda, 3 dine hizmet ettikten sonra bugün müze olarak ziyarete açıktır.
6- Agios Dimitros Kilisesi
Büyük, etkileyici ve Selanikliler için çok önemli olan bu kilise antik Roma döneminden kalma bir Roma hamamının kalıntıları üzerine inşaa edilmiştir. Efsaneye göre kiliseye adını veren Aziz Demetrius hapse atılıp işkencelerle öldürüldükten sonra cesedi Romalı askerler tarafından bu hamamdaki bir su kuyusuna atılmıştır. Rivayete göre bu kaynaktan azizin ölüm
gününde güzel kokular yayılır ve kuyunun suyu kutsal kabul edilir. Bu sebeple Aziz Dimitros Selanik şehrinin koruyucu azizi addedilir. Kilisenin tam inşaa tarihi bilinmemektedir. Kilise beş koridorlu ve altıgen neflidir. İçeride Selanik’in en ince işçilikli duvar mozaiklerini sağlam biçimde görebilirsiniz. Kilise, 1491’de, II. Beyazıt zamanında camiye çevrilerek Kasımiye Camii adını almıştır. Fakat hristiyanların içeri girerek içerideki ayazmadan kutsal sudan içmelerine engel olunmamıştır. Selanik’in Yunanistan’a geçmesinden sonra, 1917’de yangın geçiren yapı restore edilerek kutsanmış ve bazilika olarak açılmıştır. Binanın altar kısmının arka kısmında Roma döneminden kalan hamamın kalıntılarını ve su kaynağını görebilirsiniz. Selanikliler Aziz Dimitros’un mezarının da burada olduğuna inanır. Alt katında ise içinde eski camiiden kalan eserlerin de sergilendiği bir oda vardır.
7- Heptapyrgion (Yedikule)
Yedi adet kulesinden dolayı gerek “Heptapyrgion” gerekse Osmanlılardan miras Türkçe ismi “Yedikule” olarak adlandırılan bu kale Selanik’in sırtlarındaki şehrin akropolisinde ve kuzeydoğu cenahında yer alır. Kale, eski Türk mahallesi
olan Ano Poli‘nin etrafını çevreler. Kalenin kuzey kısmında kalan kuleleri, yapım tarihi 4. YY’a gidecek kadar eskidir. Güney tarafındakilerin ise 12. YYda inşaa edildiği düşünülmektedir. Kale 19. YY’ın sonuna dek askeri yerleşke olarak kullanılmış, sonraki 100 yılda ise hapishane olmuştur. Bugün ise Yedikule, Selanik şehrini ve limanı yüksekten gören mükemmel panoramik manzarası ile “Selanik gezilecek yerler listesi”ndeki önemli yerlerden biridir.
8 – Nea Paralia Sahil Bandı
Bu, sahildeki geniş yürüyüş ve rekreasyon alanı Yunanistan’ın son 20 yıldaki en büyük halka açık projelerinden birisidir. Eni çok geniş olmasa da 3,5 km uzunluktadır. Alan Beyaz Kule’den başlayıp Megaro
Mousikis’e dek devam eder. Selaniklilerin yürüyüş yapmayı en sevdikleri yerlerden birisidir. Bu sahil bandı üzerinde restoranlar, barlar ve bisiklet ile sandal kiralama imkanları vardır.
9 – Haghia Sophia Katedrali (Ayasofya)
Adını İstanbul’daki Aya Sofya’dan alan bu önemli kilise Selanik’te ayakta kalabilmiş en eski yapılardan biridir. Yapı 3. YY’dan kalan bir kilisenin kalıntıları üzerine 8. YY’da inşaa edilmiştir. Bizans döneminde inşaa edilen kilise
mimari tarz olarak da İstanbul’daki Ayasofya’ya benzer. Yunanistan’da Bizans döneminden kalmış olup Bizans kubbesine sahip olan en iyi korunmuş kilisedir. Kilisenin kubbesindeki mozaiklerde Hz İsa’nın gökkuşağından bir tahtın üzerinde oturarak göğe yükselmesi tasvir edilmiş. Bu figürün altında, kubbenin çevresinde ise meleklerle ve havarilerle çevrilmiş Hz. Meryem tasvirini görebilirsiniz.
10 – Bizans Kültürü Müzesi
Bizans Kültür Müzesi, “Selanik gezilecek yerler listesi”ndeki en önemli müzedir. Bu büyük ve zengin müzede hristiyanlık öncesi ve Bizans dönemine ait binlerce eser sergilenmektedir. Bu eserlerin arasında freskler, mozaikler, duvar resimleri, tarihi binalardan kurtarılmış kemerler, seramikler ve tekstil ürünleri vardır. Müzede sergilenenen eserlerin çoğunluğu hristiyanlık öncesi döneme, o dönemin insanlarının ritüellerine, inançlarına ve günlük hayatlarına odaklanmıştır. İlave olarak, Selanik’te bulunmuş bir kaç tane mezar ile ve steller de sergilenmektedir. Müzede yetişkinler için rehberli turlar ile okul çağındaki çocuklar için çeşitli eğitim programları düzenlenmektedir. Güncel ziyaret bilgileri
11 – Aristotelous Meydanı
Selanik’teki en büyük ve en merkezi meydan olan Aristoteles Meydanı 1918’de Fransız mimar Ernest Hebrard tarafından tasarlanmıştır. Meydanın büyük kısmı, özellikle Electra Hotel ve sinema binası 1950’lerde restore edilmiştir. Burası Mimar Hebrard tarafından meydan olarak düzenlenmeden önce Osmanlı döneminden kalma plansız, dar ve kalabalık sokaklardan oluşan bir çarşı ve yerleşim alanı idi. Meydan projesinin ortaya konulması bu bölgenin 1917‘de büyük bir yangın geçirmesinden sonra olmuştur. Meydan düzenlenmeden önce yeraltından çok sayıda arkeolojik eserler bulunmuştur. Bugün Aristotelous Meydanı Selanik’in en önemli kutlama ve toplanma meydanıdır.
12 – Selanik Arkeoloji Müzesi
Bu müzede Selanik’in ve ait olduğu Makedonya bölgesinin en önemli dört arkeolojik döneminde ait eserler sergileniyor. Bu dört dönem; Helenistik Dönem, Arkaik Dönem, Klasik Dönem ve Roma Dönemi‘dir. Binanın kendisi ise ironik bir biçimde modern Yunan mimarisi tarzında inşaa edilmiştir. Müzede aynı zamanda Antik Makedonya halkının altın takı işlerine özel bir yer verilmiştir. Selanik’in tarihi prehistorik dönemlere dek uzandığı için müzenin içinde Termaikos Körfez bölgesinin tarih öncesi dönemini anlatan ayrı bir bölüm de mevcuttur. Güncel ziyaret bilgileri