Last Updated on 28 January 2024 by TT
İbiza Gezi Rehberi
İbiza Gezi Rehberi; İbiza Adası İspanya’nın 17 özerk bölgesinden biri olan Balear Adaları‘na bağlı dört adadan biridir. İbiza, Balear Adaları’nın Mayorka’dan sonraki en büyük ve en turistik adasıdır. Büyüklük olarak 571 km2 yüzölçümü ile Türkiye’nin en büyük adası olan Gökçeada’nın iki katı büyüklüğündedir. Adanın en uzak iki ucundaki mesafe yaklaşık 50 km’dir ve karayolu ile 1 saat sürer.
İbiza’nın nüfusu
İbiza’nın nüfusu 130.000‘dir ve bu nüfusun 50.000’i adanın merkezi olan Ibiza Town‘da yaşar.
- Ibiza’a sıra beklemeden giriş biletleri, turlar, indirim kartları
- Barselona’da Türkçe rehber
- İbiza’da en uygun fiyatlı ve en iyi oteller
İbiza eski şehir; Sa Penya ve Dalt Vila
Ibiza Adası’nın merkezi yerleşimi olan İbiza şehri (Ibiza Town) yaz aylarında son derece kalabalıktır. 50.000 nüfuslu şehri hızlıca kavramanız için için dört bölüme ayırabiliriz;
- Dalt Vila; bu bölge merkezdeki tepenin yamaçlarında ve kale içinde kurulmuş olan eski şehirdir.
- Sa Penya; Dalt Vila’nın hemen alt kısımlarında, düzlükteki dükkan, butik ve restoranlarla dolu turistik bölgedir.
- Marina; Sa Penya’nın denize bakan, barlar ve kafelerle dolu sahil kısımları Marina olarak adlandırılır.
- Modern İbiza Bölgesi; 50’li yıllardan sonra gelişmiş olan, yüksek katlı binalardan oluşan, İbiza’nın modern yerleşimidir ve Vara de Rey Meydanı‘nın çevresindedir. Bu semtler turistik değildir.
İbiza’da gezilecek önemli yerler
İbiza Adası Mallorca Adası kadar geçmişi zengin bir ada değildir. Mevcut olan tarihi zenginliklerinin çoğu İbiza merkezdeki eski şehir olarak adlandırılan Dalt Vila içinde yer alır.
Dalt Vila (Üst Mahalle)
Dalt Vila, etrafı yüksek ortaçağ surları ile çevrilmiş olan, şehrin en güzel kısmıdır. Her güzelin bir kusuru varsa, Dalt Vila’nın kusuru da rampalı ve dolambaçlı sokaklarıdır. Bu sokakların önemli bir kısmı Arnavut kaldırımlı taşlarla döşelidir ve topuklu ayakkabı, tekerlekli sandalye ve bebek arabası için zorlayıcı olabilir. En tepedeki küçük katedrale dek çıkmak istiyorsanız yol üzerinde oturup dinlenebileceğiniz az sayıda kafe ile bir kaç hediyelik eşya dükkanı ve bir bakkal göreceksiniz. Katedral tepesine araba ile çıkmanız da mümkündir fakat araçlar esas güzel olan taraf olan “liman tarafından” değil de “arka yol”dan çıkarlar. Dalt Vila, İbiza Adası’nın 2500 yıllık tarihinin başladığı yer olup UNESCO Dünya Mirası Listesi‘ne alınmıştır. Gezerken, eski beyaz badanalı Akdeniz evleri, begonvilli bahçeleri ile insana “yine ne varsa eskilerde var” dedirtiyor. Tepedeki katedral için büyük beklentileriniz olmasın fakat çıkıncaya dek güzel manzaralar göreceksiniz.
Dalt Vila’nın yüksek surları
Dalt Vila’ya çıkış için surların etrafında bir kaç kapı vardır, bunların içindeki ana kapı İbiza Town merkezindeki yani liman tarafındaki Portal de Ses Taules‘tir. Bu kapının azametli bir görünümü vardır. Surlar, eski Roma surlarının üzerine İspanya kralı II. Felipe tarafından 1585‘te inşaa edilmiştir. Ana kapının girişinde II. Felippe’ye ait kraliyet armasını da görebilirsiniz. Surlar niçin bu kadar yüksek ve sağlam yapılmış diye soracak olursanız, cevabı; Osmanlı ve Fransız saldırılarından korunmak için. Surların 7 burcu vardır ve yüksekliği 22 metredir.
Plaça de la Vila ve Arkeoloji Müzesi
Amacınız katedrale çıkmak olmasa bile, rampayı çıkıp bu kapıdan geçebilirsiniz; burası Plaça de Vila (Şehir Meydanı)’dır. Girişte hemen sağda Çağdaş Sanatlar Müzesi (Museo de Arte Contemporaneo ) vardır. Müze binası 18. YY’da cephanelik olarak yapılmıştır. İçeride ada ile ilgili resim ve gravürler sergilenir. Ayrıca etraftaki davetkar restoran ve kafeler akşamları turistlerle dolar taşar ve meydan hareketlenir. Dalt Vila’da başka görecek ne var derseniz, tepede Katedral’in yanında çok zengin olmasa da bir Arkeoloji Müzesi (Museo Arqueológico de Ibiza) sizi bekliyor. Bu müzede çoğu Dalt Vila’dan çıkmış olan tarih öncesi, Kartaca, Roma ve Müslüman dönemlerden eserler sergilenmektedir.
Paseo de Vara de Rey
Burası İbiza’nın hem en önemli hem de en büyük meydanıdır. Çok hareketli olmayan bu uzunca meydanın üzerinde kafeler, restoranlar ve dükkanlar vardır. Sağlıklı ve devasa zakkum ağaçları meydanı süsler. Meydanın ortasında bir anıt heykel göreceksiniz. Bu heykel İbiza’lı general ve denizci Joaquin Vara de Rey‘e adanmıştır (1840-1898). Vara de Rey, Küba’nın bağımsızlık mücadelesinde önemli başarılar elde ettiği için saygı duyulan bir generaldir. Meydana girişte ortalarda sağ tarafta sola girerseniz daha küçük ama yeşil bir meydan olan Plaza des Parc‘a çıkarsınız. Bu meydan ağaçlar altında, gölgelikli restoran ve kafeleri ile sevilen bir meydandır. Turistik olmayan bir yerde bir şeyler yiyelim içelim derseniz burası aradığınız tarzda bir yer.
Mercat Vell ve Sa Penya
Merkezde, Sa Penya bölgesinde, “Eski Çarşı” adı ile bilinen bu küçük pazar yeri 1873’te kurulmuştur. Yerel ürünler, zeytinyağı ve turistik eşyalar satın alabilirsiniz.
Plajları ile ünlü Formentera Adası
Formentera Adası cennet gibi plajları ile ünlüdür. Ayrıca İbiza kalabalığından uzakta kafa dinlemek için de Formentera’ya günü-birlik gidip gelebilirsiniz. Formentera 83 km2 yüzölçümü ve 10.000 nüfusu ile hiç de küçük bir ada sayılmaz. İbiza Town’da limandan baktığınız zaman adayı gözle rahatlıkla görürsünüz. Limanda deniz otobüsü
biçimindeki tekneler Formentera’ya sürekli sefer yaparlar. Ada her ne kadar yakın görünse de eğer aynı gün uçağınız vs var ise gitmeniz riskli olabilir çünkü ender de olsa bazen hava bozduğu için dönüşler aksayabilmektedir. Formentera’nın cazibesi nedir diye tekrar soracak olursanız tekrar söyleyelim sakin, sığı ve turkuaz rengi denizi. Limandan Formentera’ya iki türlü tekne kalkıyor; Aquabus tekneleri genellikle önce Playa de En Bossa Plajı’na uğrayıp oradan Formentera’ya gider, yolculuk 1,5 saat sürüyor ve gidiş dönüş bilet sezona göre 19-29 € arası değişir. Daha hızlı gidip gelmek istiyorsanız deniz otobüsleri ile yarım saatte gidebilirsiniz, gidiş dönüş bileti 40 €.
İbiza Adası’nın tarihi
İbiza’nın tarihi MÖ 654 yılına, yani günümüzden 2500 yıl öncesine dek uzanır. Adaya ilk yerleşenler Fenikeli denizcilerdir ve adaya bir Mısır tanrısı Bes’e atfen İbosim adını vermişlerdir. Bes antik Mısırda “savaş, seks, komedi, müzik ve dans” tanrısıdır. Fenikelilerden sonra İbiza ve Formentera Kartacalıların kontrolüne geçmiş, boya, tuz, balık sosu (garum) ve yün ticareti ile uğraşmışlardır. Es Cuieram mağarasındaki Tanrıça Tanit‘e adanan bir tapınak bu dönemde yapılmıştır.
İkinci Kartaca Savaşları’ndan sonra İbiza Kartacalılar tarafından en son MÖ 2. YY‘da Minorca ve Ligurya’yı işgal için askerlerin askerlerini burada toplayan General Mago tarafından kullanılmıştır. Ardından Romalılarla yapılan bir anlaşma ile şehrin adaya yerleşen Romalılarca yakıp yıkılması engellenmiştir. Bu sebeple Kartaca medeniyetine ait pek çok eser günümüze dek sağlam kalmıştır.
Roma, Bizans ve Müslüman döneminde İbiza
Roma döneminde İbiza Adası savaş ve karmaşadan uzak biçimde Roma’nın ileri bir karakolu olmuştur.
Roma medeniyetinin yok olması ile İbiza kuzeyden gelen Vandalların ve ardından sırası ile Bizanslıların ve 990 yılında da Müslüman hakimiyetine girmiştir. Müslüman dönemde çok az kişi müslümanlığa geçmiştir. Müslüman dönemde Yebissa adını alan Yebissa Sultanlığı, Valensiya yakınlarındaki müslüman Denia Sultanlığı ile yakın ilişki içinde olmuştur.
İbiza Adası, yakındaki Minorka Adası ile birlikte 1110 yılında Norveç Viking Kralı I. Sigurd tarafından işgal edilmiştir. Böylece adada tekrar hristiyanlık hakim olmuştur. 120 yıllık müslüman hakimiyeti İspanya’nın diğer yerleri ile kıyaslanırsa fazla sayılmaz.
1235 yılında adayı ele geçiren Aragon Kralı I. Jaime Minorka’da ve İbiza’da kalmış olan müslümanları adadan kovmuş onların yerine Girona’dan yeni hristiyan yerleşimciler getirtmiştir. Bu tarihten, 1715’de İspanya otonom birliğine dahil edilmesine dek İbiza kendi özerk yönetimine sahip olmuştur.